SERGİ “FAHRİ PETEK’İN GÖZÜNDEN PARİS OKULU; 1945 – 1968 FOTOĞRAFLARI”

FAHRİ PETEK’İN GÖZÜNDEN PARİS OKULU; 1945 – 1968 FOTOĞRAFLARI

27 Eylül 2022 – 12 Şubat 2023

Ziyaret ; Pazar hariç her gün 10.00 – 18.00

Institut français İzmir bilim insanı Fahri Petek’in (1922-2010) 1945-1968 arasında Paris’teki Türk sanatçı ve entelektüellerin bilinmeyen fotoğraflarından oluşan sıra dışı bir sergiyi, kızı Gaye Petek’in izni ile sunuyor.

“Paris’e yerleşen Abidin Dino, Mübin Orhon, Hakkı Anlı’dan başlayarak yolları bu kente düşen İdil Biret, Cahit Kayra, Zekeriye Sertel’e kadar birçok yaratıcının Fransız başkentindeki hayatlarına tanıklık eden arşiv sergisi ilk kez izleyicilere sunulacak olan elliden fazla siyah beyaz fotoğrafı içeriyor. İzmir’deki Arkas Sanat Merkezi’nde gösterilecek olan Paris Havası, École de Paris -Çağdaş Türk Sanatı: 1945-68 sergisiyle eş zamanlı olarak hazırlanan bu etkinlik Fransa’daki Göç Tarihi’nin bilinmeyen sayfalarından birini aralıyor.

1922’de İstanbul’da doğan Fahri Petek’in gençliği Bergama’da geçer. İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’ni bitirince babasının Bergama’daki eczanesinin başına geçer. Ancak Emekçi ve Köylü Partisi üyeliği başta olmak üzere burada karşılaştığı baskılar nedeniyle kişisel kararıyla 14 Temmuz 1949’da Paris’e giderek Faculté de Pharmacie de Paris V’te Biyokimya doktorasına başlar. Akademik ve politik kariyerine 1951’den itibaren kendi kendisine öğrendiği fotoğrafçılığı da ekleyen Petek, ailesinin, yakın arkadaşlarının yaşamını belgelemeye başlar. Aynı apartmanda oturan komşusu Venezüella’lı ressam J. Rafael Soto’nun da desteğiyle objektifini Paris’in az bilinen köşelerine yöneltir. Soyut deneylere girer. Kendi karanlık atölyesini de kurarak çektiği siyah beyaz resimlerinin baskısını yapan Petek bu sayede tamamı Paris’li Türk kolonisinin eşsiz bir arşivini oluşturur. Dünyanın dört bir yanında Fransız başkentine çeşitli sebeplerle gelen Türk entelektüellerinin az bilinen özel hayatlarına tanıklık eden Petek’i “sürgün fotoğrafçısı” olarak tanımlamak mümkündür. İlk kez izleyici karşısına çıkacak olan siyah beyaz fotoğraflar, göçü yaşama biçimi olarak geliştirmek zorunda kalan edebiyatçıların, ressamların ve akademisyenlerin yaşamlarına, çalışmalarına ve mücadelelerine ışık tutuyor.”  Dr. Necmi SÖNMEZ, Küratör